Ana içeriğe atla

hediye(m)

kendime yılbaşı hediyesi vermeye karar verdim...
aklı selimliğimi yine kanıtlamış da oluyorum böylelikle...
hediyeme gelince...
yeni dövmemi şimdi yaptırcam, yani ocak ayı bitmeden...
hem giderken, çevremdeki dövme yaptırmak isteyenleri de götürcem ki hep birlik dövülelim...
ohh bee :) kendime ne güzel bi hediye buldum, aklımı seveyim :)
ahanda şunu yaptırcam;

Yorumlar

absalom dedi ki…
aneam gerçek dövme mi?

nerene?
iris dedi ki…
hııı hıım, gerçek dövme...
yer konusunda kesin bir karar vermedim, ama malum ki serde öğretmenlik var, görünmemesi lazım :D
sol omuz-göğüs arasına bir yere olabilir
absalom dedi ki…
offf.
carmen kıyma kendineneeeeeeee hahaaaa.
ben iğneden tırsarım azıcık ta :)
iris dedi ki…
hihih :) ben yaklaşık 8 sene önce kıydım kendime, sonra o yetmedi, bi de 4 sene önce kıydım kendime :))
boşuna deliyim ben demiyorum ki :))
absalom dedi ki…
ben de özeniyorum bakma sen bana carmen.
lakin mümkün değil yaptıramam :)

neise.
güsel seçim ama.
iris dedi ki…
:)) teşekkür ederim :))
ne yaptıramam diyenler sayemde yaptırdı ama iyi mi ettim kötü mü bilmiyorum :))
Fısıltı dedi ki…
ah yaptırmışcasına canım yandı başka can yakmayan bir hediye yokmuydu ya :(
iris dedi ki…
:) acımıyoo ama, gerçekten :)
ya da bende eşek derisi var :)
nerede yaptıracaksın? zira ocak gibi ben de yaptırmayı düşünüyorum bir dövme daha
iris dedi ki…
bu kısmı benim için muamma ya... diğerlerini yaptırdığım yerde yaptırmayı düşünmüyorum açıkçası, zira sahibine kıl olmaktayım..

tavsiye edebileceğin bir yer var mı?
ben daha önce bahariye'nin bitişinde bir kolej var, adını hatırlayamadım şimdi, oradan sola sapıyorsun az ileride sağda istanbul ink art'a yaptırmıştım, memnun da kaldım, tabi şimdi senin gıcık olduğun yer orasıysa onu bilemem :)
iris dedi ki…
:)) yok yok orası değil :)) orası bana karşı yaka kalıyor :))
karşı yaka filan ama güzel dövmeci :)

Bu blogdaki popüler yayınlar

ara

ilişkilerle ilgili en gıcık olduğum kavramlardan birisi "ara verme"dir. hiç anlamam... bilgisayar mıyız lan biz, kapayıp açtığımızda eski, normal işleyişimize geri dönelim? mesele özlemekse, bunu dillendirmeden bahaneler uydur, görüşme, özle... mesele sorunlarsa konuş, anlat, dinle, çözmeye çalış... bir süre görüşmediğinde sorunlar ortadan kalkacak mı? ama mesele bu değil elbette. ara vermek ayrılığın önsözünü yazmaktır. kolaylaştırmaktır bir nevi... ilişkiye ara verilir, zaman geçer, bu sürede onsuz da yaşanılabildiği keşfedilir, ufak sorunlar göze batmaya başlar; zaman geçer, kişiler geçen zamanda kendilerini ayrılığa alıştırır... sonra birleşilir yeniden, ama kaçınılmaz son kapının eşiğinde beklemektedir... küçük bir kıvılcıma bakar her şey, önsözden sonra, roman da biter...

çöp çocuk ve kibrit kızın aşkı

çeviri I kibrit kız pek hoştu çöp oğlan perişan halde! endamına kapıldı: "ateşlidir herhalde!" kibrit kızla arası aşk ateşiyle doldu. bizim sevdalı oğlan yandı bitti kül oldu. çeviri II çöp çocuk bayılıyordu kibrit kız'a hele çok ateşli duran sevimli hatlarına ama ne kadar sürebilirdi bir çöple kibritin aşkı? çöp çocuk'tan geriye sadece külleri kaldı. canım sıkıldığı zaman tekrar tekrar okuduğum kitaplardandır, istiridye çocuğun hüzünlü ölümü... bu ara şu yazılılardan kafamı kaldırıp da bir şey yapamıyorum... diğer kitaplarım da okunmayı bekliyorlar... hadi dedim bu defa da kafam çok doluyken okuyayım, biraz rahatlayayım :) istiridye çocuğun hüzünlü ölümü, tim burton'ın eseri tabii... gerek çizimleri, gerek şiirleri benim için çok keyifli... ilk basımı ve çevirisi om yayınevinden çıkmıştı... ama maalesef artık om yayınevi olmadığından, o baskıları bulmak çok zor... ikinci basımı ve çevirisi de altıkırkbeş yayınlarından... çeviriler elbette aynı değil, ama yine de

haftanın şarkısı, nazende sevgilim

kaç gündür sürekli bu şarkıyı dinliyorum... takılmış durumdayım... geçenlerde yakın bir arkadaşım, "mutlaka dinlemelisin" diyerek yolladı, o günden beri kopamadım... ben bu şarkıyı nasıl olmuş da bunca zamandır kaçırmışım? bir yandan enstrümantal versiyonu, bir yandan azeri versiyonu, bir yandan bu... türkiye türkçesi versiyonunun sözleri şöyle; değdi saçlarıma bahar gülleri nazende sevgilim yâdıma düştün sevenin bahtına bir güzel düşer sen de tek sevgilim aklıma düştün nazende sevgilim yâdıma düştün gözlerim yoldadır, kulağım seste ben seni unutamam en son nefeste ey ceylan bakışlım, ey boyu beste gurbette sevgilim aklıma düştün nazende sevgilim yâdıma düştün sensiz dağ yoluna çıktım bu seher öksüz kumru gibi güller lâleler "sen niye yalnızsın?" sordular eller gurbette sevgilim aklıma düştün nazende sevgilim yâdıma düştün nazende sevdiğim (azeri türkçesi) azeri versiyonunun (yani aslında orjinalinin) sözleri de sözleri de şöyle (yani umarım :) : değdi saçlarıma bah