Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Temmuz, 2009 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

geldim, gidiyorum...

geldim, gidiyorum... geçtiğimiz gece istanbul'a döndüm... yorgunum, dün de oturmadım, bugün de oturamayacağım, yarın da... şöyle rahat oturmak herhalde ancak pazar günü uçağa kısmet olacak. tatil iyi hoş da, eve dönüldüğünde ki eziyet olmasa. teyzemin yanına gittim... kaz dağları'nın eteklerinde püfür püfür rüzgar ve deniz eşliğinde keyif halindeydim. lakin bu sene denizde bir sorun vardı, zira soğuk değildi! ben sıcak denizden hoşlanmam kardeşim! bu ne, kaplıca suyu gibi?! deniz dediğin sıcakta ısınmış vücudunu cosslatacak adamın! coss moss yalan oldu tabii, kendimi termale gitmiş gibi hissettim... neyse, yine de deniz denizdir, su sudur diyip geçelim... 12 temmuzda karadut'umun yanına gittim ayvalık'a... yüzdük, sohbet ettik, yedik-içtik ve gezdik... hep birlik cunda adası'na, sarımsaklı'ya gittik, şeytan efendinin ayak izini gördük, sofrasına konuk olduk, hatta ve hatta kendimize kızılderili sevgili bile bulduk :P hatta inanmıyorsanız bakın hıhh! yaaa, şimdi

(: tatil :)

ne zamandır içimden yazmak gelmiyor, delicesine okuyorum, su içer gibi... her güne bir kitap. o kadar çok biriktirmişim, o kadar çok uzaktan bakmışım ki... tatil de yaklaşıyor, uzun zaman bekleme beni blog... belki arada uğrarım ama yazar mıyım, orası meçhul... zira içim boş gibi, koflaşmışım sanki. sözcükler diyarına gezintilerim son buldu bu aralar, dünya sığlaştı sanki... biliyorum; şimdi toparlanma vakti... biraz güneş, bolca deniz ve kitap, kendime ve cümlelerime kavuşacağım... hoşçakalınız efem... görüşürüz ki :)

bazen...

yaşam tuhaf şey... aşk daha da tuhaf... dilediğince evirip çeviriyor insanı elinde, bazen oyunlarına başkalarını da alet ediyor... aşıkken bazen her şey olası geliyor, her şeyi başaracak gibi hissediyorsun kendini, her zorluğu aşacak... bazen de her şey çok anlamsız geliyor, hiçbir şey olmayacakmış, hiçbir şeye gücün yetemeyecekmiş gibi... bazen her şey seni umutlandırıyor; açan çiçek, uçan kuş, anımsanan bir rüya... bazen de öyle umutsuz oluyorsun ki, tüm olasılıklar, olaylar gözüne girse de "hayır ya, bir şey olduğu-olacağı yok." diyorsun. aşıkken bazen size çok mantıklı gelen şeyler başkalarına mantıklı gelmiyor... bazen çok destekliyorsunuz sevdiğiniz birisini, çok umutlandırıyorsunuz, ama sonra öyle bir şey oluyor ki; rüzgar tersine esmeye başlıyor... hayalleri pul pul olup dökülüyor, elinizden bir şey gelmiyor... onu umutlandırdığınız için üzülüyorsunuz.