Ana içeriğe atla

üflediler söndüm

dün gece kapalıçarşı'yı izlerken olgun şimşek bir türkü söyledi... bayıldım... daha önce birisi söyledi mi, yoksa dizi için mi yazılıp bestelendi bilmiyorum... hemen aradım şarkıyı, buldum da, gerçi dizi kopyası ama olsun :))


sözlerine gelince;

üflediler söndüm
karanlıkta gönlüm
hiç bilmezdim ama
derindeymiş pek derdim

bak içime gör beni
tut elimden yak beni
istemezsen bu aşkı
otur baştan yaz beni

aklım nasıl şaşkın
sevdam deli taşkın
sen görmezsin ama
narındayım ben aşkın

bak içime gör beni
tut elimden yak beni
istemezsen bu aski
otur baştan yaz beni

izlemek isteyenler de buradan buyursun efenim;
üflediler söndüm

Yorumlar

Fısıltı dedi ki…
bak içime gör beni
tut elimden yak beni
istemezsen bu aski
otur baştan yaz beni

çok hoşmuş gerçekten :) iyi geceler
Fısıltı dedi ki…
sabah eşimle dinledik müziği aynen dediğini aktarıyorum
sakın beni baştan yazmaya kalkma aşkım.
yersen yoğurtum yemezsen ayran :)
deli bu adam ya ama ben onu seviyorum :))
iris dedi ki…
beğenmene çok sevindim suskun güvercin :))

eşin de alemmiş cidden :)) ama ne güzel işte... bir ömür mutlu, huzurlu, sağlıklı olursunuz umarım :))
victor van dort dedi ki…
dinleyecektim ama sözlerini okuyunca vazgeçtim. akşam akşam melankoliden depresyona geçmeyelim:)
iris dedi ki…
:)) bu noktada tehlikeli tabii :))

Bu blogdaki popüler yayınlar

ara

ilişkilerle ilgili en gıcık olduğum kavramlardan birisi "ara verme"dir. hiç anlamam... bilgisayar mıyız lan biz, kapayıp açtığımızda eski, normal işleyişimize geri dönelim? mesele özlemekse, bunu dillendirmeden bahaneler uydur, görüşme, özle... mesele sorunlarsa konuş, anlat, dinle, çözmeye çalış... bir süre görüşmediğinde sorunlar ortadan kalkacak mı? ama mesele bu değil elbette. ara vermek ayrılığın önsözünü yazmaktır. kolaylaştırmaktır bir nevi... ilişkiye ara verilir, zaman geçer, bu sürede onsuz da yaşanılabildiği keşfedilir, ufak sorunlar göze batmaya başlar; zaman geçer, kişiler geçen zamanda kendilerini ayrılığa alıştırır... sonra birleşilir yeniden, ama kaçınılmaz son kapının eşiğinde beklemektedir... küçük bir kıvılcıma bakar her şey, önsözden sonra, roman da biter...

çöp çocuk ve kibrit kızın aşkı

çeviri I kibrit kız pek hoştu çöp oğlan perişan halde! endamına kapıldı: "ateşlidir herhalde!" kibrit kızla arası aşk ateşiyle doldu. bizim sevdalı oğlan yandı bitti kül oldu. çeviri II çöp çocuk bayılıyordu kibrit kız'a hele çok ateşli duran sevimli hatlarına ama ne kadar sürebilirdi bir çöple kibritin aşkı? çöp çocuk'tan geriye sadece külleri kaldı. canım sıkıldığı zaman tekrar tekrar okuduğum kitaplardandır, istiridye çocuğun hüzünlü ölümü... bu ara şu yazılılardan kafamı kaldırıp da bir şey yapamıyorum... diğer kitaplarım da okunmayı bekliyorlar... hadi dedim bu defa da kafam çok doluyken okuyayım, biraz rahatlayayım :) istiridye çocuğun hüzünlü ölümü, tim burton'ın eseri tabii... gerek çizimleri, gerek şiirleri benim için çok keyifli... ilk basımı ve çevirisi om yayınevinden çıkmıştı... ama maalesef artık om yayınevi olmadığından, o baskıları bulmak çok zor... ikinci basımı ve çevirisi de altıkırkbeş yayınlarından... çeviriler elbette aynı değil, ama yine de

haftanın şarkısı, nazende sevgilim

kaç gündür sürekli bu şarkıyı dinliyorum... takılmış durumdayım... geçenlerde yakın bir arkadaşım, "mutlaka dinlemelisin" diyerek yolladı, o günden beri kopamadım... ben bu şarkıyı nasıl olmuş da bunca zamandır kaçırmışım? bir yandan enstrümantal versiyonu, bir yandan azeri versiyonu, bir yandan bu... türkiye türkçesi versiyonunun sözleri şöyle; değdi saçlarıma bahar gülleri nazende sevgilim yâdıma düştün sevenin bahtına bir güzel düşer sen de tek sevgilim aklıma düştün nazende sevgilim yâdıma düştün gözlerim yoldadır, kulağım seste ben seni unutamam en son nefeste ey ceylan bakışlım, ey boyu beste gurbette sevgilim aklıma düştün nazende sevgilim yâdıma düştün sensiz dağ yoluna çıktım bu seher öksüz kumru gibi güller lâleler "sen niye yalnızsın?" sordular eller gurbette sevgilim aklıma düştün nazende sevgilim yâdıma düştün nazende sevdiğim (azeri türkçesi) azeri versiyonunun (yani aslında orjinalinin) sözleri de sözleri de şöyle (yani umarım :) : değdi saçlarıma bah