Ana içeriğe atla

anons


yazarınız resmen tembel hayvan oldu sayın seyirciler!
işten geldi, yemek yedi, mayıştı, karadutuyla uykudan konuştular, sonra uykuya daldı...
yeni kalktı bu yazar bilokcan, rüya bile gördü hatta... ama hala mayışık, hala karışık, hala uykulu bakıyor dünyaya...
bir dolu işi var... yok be abartıyor, o kadar da çok yok, yapsa bitecek... ama yapmak istemiyor. vicdanıyla çekişiyor...
yapıcak ama, valla bak... bırakmaz o işini yarım... tembel hayvanmış! pehh diilsin işte, aslansın, kaplansın sen... vınnnnnnnnn.....

Yorumlar

Desperate Housewife dedi ki…
sınav haftasında olan bir öğrenci olarak halinizi anlayabiliyorum :)

p.s: sanırım karadut çok yakın arkadaşınız. eğer o da sizin gibi espriliyse onu da blogger aleminde görmek isteriz :)
iris dedi ki…
halimizi anlayanların olması ne güzel :)) biz, bize benzeriz efem :))

karadut çok yakın arkideşim... ayrıca söyledikleriniz için teşekkür ederim :) karadut yazıyordu da eskiden, bir sapıkçığın dadanması sebebiyle bloğunu kapattı...

Bu blogdaki popüler yayınlar

şimdi, biliyorum

"bu sabah yağmur var istanbul'da", ben pencerenin ardına saklanmış sokağı izlemekte ve içimdeki tekir kırgın kırgın bakmakta yüzüme... bugün anılardan başka hiçbir şeyim yok... elimdeki "aşk" dolu kupadan yudumlayarak yağmuru izliyorum... ve bekliyorum sanki, hiç gel(e)meyecek birini... oysa gelse şimdi, aniden çalınsa kapı, kapıyı açtığımda karşımda o olsa... bir an bakışsak, sonra hiç vakit kaybetmeden sarılsak... ayrılmasak... "geçmiş"in ve "gelecek"in olmadığı sonsuz bir "şimdi" içinde... bugün yağmur var istanbul'da... rüzgâr, o hiç gel(e)meyecek olandan şarkılar fısıldarken, ben cumbada eski bir istanbul hanımefendisi suretinde beklemekte... ve dışarıda hüzün var bugün, bu gece, bitmemecesine... o burada... gelse de, gelmese de... yüreğimdeki tekir kıpırdanıyor, tatlı mırıltılar içimde... biliyorum benimle ve o bilmese de; tar/lihim ellerinde...

aynılarından istiyorum :)

bunların ikisini de istiyorum! çok tatlılar, çok! kedinin o kızgın bakışları, kızın o muzur ifadesi... lütfen, bana da... süphaneke dinimiz amin!

Müziğin Gücüne İnananlar İçin

" Doğa için çal !" demişken bunun " Playing For Change " in Türkiye ayağı olduğunu söylemeyi unutmuşum... Farklı kültürler, farklı ülkeler, çoğunlukla ünlü olmayan müzisyenler, müziğin büyüsü ve gücü... Ve sonucunda da tüm gelirin çeşitli yardım faaliyetlerinde kullanılması... merak edenler için; stand by me one love don't worry izulu bring it on home chanda mama war no more trouble a change is gonna come fannie mae god bless america mystery train pemba laka dileyenler http://www.playingforchange.com/ adresinden ulaşabilirler...