Ana içeriğe atla

the curious case of benjamin button



bir david fincher filmi... "the game" ya da "seven" benim çok sevdiklerime girememişti... zira brad pitt'ten de hoşlanmamaktaydı bu bünye... ama bir fight club gerçeği vardı benim için... ve elbetteki "the curious case of benjamin button"ın konusu...

benjamin button için tersine akan zaman... şimdilik sadece bunu söylemek yeterli... genel olarak karanlık bir film ve elbette tuhaf. ama bilen bilir, ben tuhaf şeyleri severim. tek canımı sıkan şey çok uzun oluşu...

hele o cate blanchett yok mu, işte ona diyecek tek bir sözüm var, şahane...

Yorumlar

dvd mi geldi birleşik devletlerden :)
hayır ön gösteriminde görmüş de olabilirsin ? :)
aramızda görenler olabilir, olamayadabilir, kimbilir :P
iris dedi ki…
:) tabii şekerim ne sandın :P çok nüfuzlu tanıdıklarım var benim :P
iris dedi ki…
kim bilir? ayrıca ön gösterimine gidip de çağırmayanlar utansın :P
ya oldu ööle bişeyler :)
illa ön gösterime gel dediler kıramadım, baktım david orda cate orda tilda orda, bi brad yoktu
iris dedi ki…
peki peki :) ben biliyorum sana yapacağımı, bir daha bana geldiğinde sana özel 36 ekran tv vericem, bir dvdyi ona bağlayacağım :D biz de salonda izleyeceğiz :) bilmem anlatabildim mi :P
tabi bide takeshi kitano filmi ver yanında, kendimi boğayım odada :)

Bu blogdaki popüler yayınlar

şimdi, biliyorum

"bu sabah yağmur var istanbul'da", ben pencerenin ardına saklanmış sokağı izlemekte ve içimdeki tekir kırgın kırgın bakmakta yüzüme... bugün anılardan başka hiçbir şeyim yok... elimdeki "aşk" dolu kupadan yudumlayarak yağmuru izliyorum... ve bekliyorum sanki, hiç gel(e)meyecek birini... oysa gelse şimdi, aniden çalınsa kapı, kapıyı açtığımda karşımda o olsa... bir an bakışsak, sonra hiç vakit kaybetmeden sarılsak... ayrılmasak... "geçmiş"in ve "gelecek"in olmadığı sonsuz bir "şimdi" içinde... bugün yağmur var istanbul'da... rüzgâr, o hiç gel(e)meyecek olandan şarkılar fısıldarken, ben cumbada eski bir istanbul hanımefendisi suretinde beklemekte... ve dışarıda hüzün var bugün, bu gece, bitmemecesine... o burada... gelse de, gelmese de... yüreğimdeki tekir kıpırdanıyor, tatlı mırıltılar içimde... biliyorum benimle ve o bilmese de; tar/lihim ellerinde...

aynılarından istiyorum :)

bunların ikisini de istiyorum! çok tatlılar, çok! kedinin o kızgın bakışları, kızın o muzur ifadesi... lütfen, bana da... süphaneke dinimiz amin!

Müziğin Gücüne İnananlar İçin

" Doğa için çal !" demişken bunun " Playing For Change " in Türkiye ayağı olduğunu söylemeyi unutmuşum... Farklı kültürler, farklı ülkeler, çoğunlukla ünlü olmayan müzisyenler, müziğin büyüsü ve gücü... Ve sonucunda da tüm gelirin çeşitli yardım faaliyetlerinde kullanılması... merak edenler için; stand by me one love don't worry izulu bring it on home chanda mama war no more trouble a change is gonna come fannie mae god bless america mystery train pemba laka dileyenler http://www.playingforchange.com/ adresinden ulaşabilirler...