Ana içeriğe atla

sen yanımda ol


yazdan çalınmış bir gündü... martılar, içinde bulunduğum şehir hatları vapuruyla oynaşırken, aklıma düştün... sen, benden çok uzakta, ama hep yanımda olan... isterdim ki yanımda ol, isterdim ki bu manzaranın karşısında başım omzuna düşsün... elim eline, saçım rüzgara karışsın yol boyu... sen yanımda ol...

Yorumlar

ɢ э ɢ ʝ dedi ki…
Kış idi o zamanlar.
Helsinkinin soğukmu soğuk zamanları,
Sonra beni buldu.Ortaokul ve lise arkadaşım.
En başta laflamaya başladık onla,sonra ismini söylerken isminin sonuna sahiplenme ekleri koymaya başladım,başladık...( Ekinim gibi )
Sonra baktım ki bi şeyler kıpırdıyor içimde.
Aşık olmuştum...
Bulunduğum ülkeden dolayı hep kapamışımdır kendimi türkiyede ki ilişkilere...
Acı veriyor hep.Aradan aylar geçti,onuna yatıyor onunla kalkıyordum.
Hep onla olmak istiyor onun yanımda olmasını istiyordum...
Sonra bi mail yazdım ona,Msn haricinde mailleşiyordukta onunla.
Bi kaç satır bişiler yazdım,içimden gelen...
Dedim ki;

" Hayatım,
Sevgili,
Aşığım,
Bana öyle bi gülümse ki tutuklu kalayım sana,

Bana öyle bi bak ki,başkasına yasaklı kalsın gözlerim,

Bana öyle bi aşk yaşat ki kör olayım dünyaya,

Bana öyle seslen ki öyle bi fısılda ki aşkını kulağıma sağır olayım başka ellere,

Bana öyle bi dokun ki nefesim sen olasın,

Sevgili,
Bana öyle bi aşk yaşat ki ben sen olayım,

Ben sen olayım sevgili,

Tek olalım senle !
Sevgili...
.
.
.

Bazen geliyor bana böyle ayak üstü karalıyorum bi kaç satır şiir hayatım...
Bi şeyden çok etkilendiğim zaman yazabiliyorum ancak ben,öyle her zaman yada isteğim zaman yazamıyorum,
İlle bi durum olması gerek ki ilham gelsin,içimden gelsin ki yazayım.


Sevgili ,
Öyle bi aşk yaşat ki..."




Senin bu yazdıklarında da o günleri hatırladım,kendimden bişiler buldum bu yazdıklarında...
Tebrik ederim...
iris dedi ki…
sevgili gegi, çok teşekkür ederim, yorumun ve samimiyetin için...

ne güzel bir aşkmış... "Bana öyle bi bak ki,başkasına yasaklı kalsın gözlerim,

Bana öyle bi aşk yaşat ki kör olayım dünyaya,

Bana öyle seslen ki öyle bi fısılda ki aşkını kulağıma sağır olayım başka ellere,

Bana öyle bi dokun ki nefesim sen olasın"

güzel cidden... ben tebrik ederim seni...
ɢ э ɢ ʝ dedi ki…
Güzel bi aşktı diyelim...
Artık hatıralarda kaldı...
Buralarda olmak,bu tür duygular için zor,hemde çok zor.
Sevmiş olmanıza sevindim =)
Ancak cidden bu yazdıklarınızda kendimden bişiler buldum.
Asıl ben sizi tebrik ederim.

Saygılar efem =)
iris dedi ki…
saygılar benden efenim :)))
mor kedi dedi ki…
sen yanımda ol..
ne güzel bir cümledir..
ona söyleyemediğini kendine söyler durursun bazen...
yani bana öyle olur en azından...
bu filmi senle izlemeliydim..
şu yağmurda senle ıslansaydım...
hiç bişi olmasa da senin yanında sesin yanında dinleyim sessizliği bile..

çok hoş bir yazı olmuş...
iris dedi ki…
çok teşekkür ederim sevgili morkedi...

bana da olur... aklıma düşer, özlerim, bazen söyleyemem, mırıldanır dururum huysuz bir kedi gibi kendi kendime...

Bu blogdaki popüler yayınlar

ara

ilişkilerle ilgili en gıcık olduğum kavramlardan birisi "ara verme"dir. hiç anlamam... bilgisayar mıyız lan biz, kapayıp açtığımızda eski, normal işleyişimize geri dönelim? mesele özlemekse, bunu dillendirmeden bahaneler uydur, görüşme, özle... mesele sorunlarsa konuş, anlat, dinle, çözmeye çalış... bir süre görüşmediğinde sorunlar ortadan kalkacak mı? ama mesele bu değil elbette. ara vermek ayrılığın önsözünü yazmaktır. kolaylaştırmaktır bir nevi... ilişkiye ara verilir, zaman geçer, bu sürede onsuz da yaşanılabildiği keşfedilir, ufak sorunlar göze batmaya başlar; zaman geçer, kişiler geçen zamanda kendilerini ayrılığa alıştırır... sonra birleşilir yeniden, ama kaçınılmaz son kapının eşiğinde beklemektedir... küçük bir kıvılcıma bakar her şey, önsözden sonra, roman da biter...

çöp çocuk ve kibrit kızın aşkı

çeviri I kibrit kız pek hoştu çöp oğlan perişan halde! endamına kapıldı: "ateşlidir herhalde!" kibrit kızla arası aşk ateşiyle doldu. bizim sevdalı oğlan yandı bitti kül oldu. çeviri II çöp çocuk bayılıyordu kibrit kız'a hele çok ateşli duran sevimli hatlarına ama ne kadar sürebilirdi bir çöple kibritin aşkı? çöp çocuk'tan geriye sadece külleri kaldı. canım sıkıldığı zaman tekrar tekrar okuduğum kitaplardandır, istiridye çocuğun hüzünlü ölümü... bu ara şu yazılılardan kafamı kaldırıp da bir şey yapamıyorum... diğer kitaplarım da okunmayı bekliyorlar... hadi dedim bu defa da kafam çok doluyken okuyayım, biraz rahatlayayım :) istiridye çocuğun hüzünlü ölümü, tim burton'ın eseri tabii... gerek çizimleri, gerek şiirleri benim için çok keyifli... ilk basımı ve çevirisi om yayınevinden çıkmıştı... ama maalesef artık om yayınevi olmadığından, o baskıları bulmak çok zor... ikinci basımı ve çevirisi de altıkırkbeş yayınlarından... çeviriler elbette aynı değil, ama yine de

haftanın şarkısı, nazende sevgilim

kaç gündür sürekli bu şarkıyı dinliyorum... takılmış durumdayım... geçenlerde yakın bir arkadaşım, "mutlaka dinlemelisin" diyerek yolladı, o günden beri kopamadım... ben bu şarkıyı nasıl olmuş da bunca zamandır kaçırmışım? bir yandan enstrümantal versiyonu, bir yandan azeri versiyonu, bir yandan bu... türkiye türkçesi versiyonunun sözleri şöyle; değdi saçlarıma bahar gülleri nazende sevgilim yâdıma düştün sevenin bahtına bir güzel düşer sen de tek sevgilim aklıma düştün nazende sevgilim yâdıma düştün gözlerim yoldadır, kulağım seste ben seni unutamam en son nefeste ey ceylan bakışlım, ey boyu beste gurbette sevgilim aklıma düştün nazende sevgilim yâdıma düştün sensiz dağ yoluna çıktım bu seher öksüz kumru gibi güller lâleler "sen niye yalnızsın?" sordular eller gurbette sevgilim aklıma düştün nazende sevgilim yâdıma düştün nazende sevdiğim (azeri türkçesi) azeri versiyonunun (yani aslında orjinalinin) sözleri de sözleri de şöyle (yani umarım :) : değdi saçlarıma bah