Ana içeriğe atla

yaşasın delilik!


bir varmış, bir yokmuş... develer tellal iken, pireler berber iken, ben nenemin beşiğini tıngır mıngır sallar iken, eskilerden sayılır bir oyun varmış... bir "devekuşu kabare" oyunuymuş bu... oyunda bir düşünen adam -hani şu bizde ruh ve sinir hastalıkları hastanesinin, avrupa'da üniversitelerin bahçesinde oturan-, bir deli, bir de deliler korosu varmış...

an gelmiş, düşünen adam canlanmış ve dile gelmiş... bunlar başta tatlı tatlı konuşurlarken, sonra iş tartışmaya varmış... sebebine gelince, bizim düşünen adamımız "akıl"ı övmeye kalkmış, deliler bu işe şaşmış, düşünen adam'ı yuhlamış, delimiz ona karşı çıkmış... azıcık atışmışlar, sonunda bir karara varmışlar, mutlu mesut yaşamışlar...

tüm bunlar nasıl mı olmuş? buyrun bakalım, öğrenelim...

(koro)
aahhh ahhh ahhh,
bakın bakın galiba kıyamet yakın,
bu ne mucize bu ne bayram,
sonunda canlandı düşünen adam.

(düşünen adam)
tarihte benden uzun benden çok,
benden derin düşünen yok..

(koro)
çok doğru kaç yüz sene,
bütün gün, bütün gece,
hiç durmadan düşündün, düşündün...

(düşünen adam)
şimdi beni iyi dinleyin,
ey insanlar, dostlar düşmanlar,
hepinize çok önemli bir mesajım var,

(koro)
tamam tamam, ha babam, de babam,
düşündün, düşündün,
konuş artık düşünen adam...

(düşünen adam)
anladım ki her işin başı akıl!..

(koro)
yuuuuuhhhhhhhhh!!

(düşünen adam)
şamata yok, dinleyin,
bir bildiğimiz var elbet,
aklın sonu selamet...

(deli)
öyle mi?
konuş düşünen adam, hadi durma devam et.

(düşünen adam)
akılla buldu insan,
tekerleği, ateşi, kesici aletleri.

(deli)
ama akılla öldürdüler enayiler yıllarca birbirlerini.

(düşünen adam)
icat ettik keşfettik,
akılla geliştirdik uygarlık dünyasını.

(deli)
iyi de hangi akıllı buldu hidrojen bombasını?

(düşünen adam)
hepsi aklın eseri,
sinema, televizyon, elektronik, fizyon!!!

(deli)
tamam da; ya radyasyon, enflasyon, spekülasyon?

(düşünen adam)
akıl ile yönettik yıllar boyu dünyayı,
koskoca milletleri.

(deli)
pekala akıl ile mi buldunuz napolyon'u, hitler'i?

(düşünen adam)
aklı bile akıl buldu,
tüm yolları denedi,
insana iyiyi, güzeli sundu...

(deli)
velakin,
yarattı acıyı kötüyü,
aklın bile aklı durdu.

(düşünen adam)
fethettik gökyüzünü,
sığamadık dünya'ya,
bir günde çıktık ay'a....

(deli)
ne yazık ki parçalayıp atomu çevirdiniz bombaya!!!!!!

(düşünen adam)
tenkit bile aklın eseri,
sizlere göre değil,
bakın hemen bıktınız!!!

(koro)
boş versene!

(deli)
gerçek akıllıları niye içeri tıktınız?

(düşünen adam)
bambaaaammm!!!!
iyiden, güzelden, doğrudan yana,
değilse akıl,
yaşasın delilik.....


(koro)
bravo, bravo,
şimdi lafın cuk oturdu aferin,

(düşünen adam)
barıştan, sevgiden, erdemden yana değilse akıl,
yaşasın delilik!


(deli)
sağlıktan, başarıdan, refahtan yana,
değilse akıl,

(koro)
yaşasın delilik!
yaşasın delilik!


(deli)
onurdan, gururdan, huzurdan yana,
degilse akıl,


(koro)
yaşasın delilik!
yaşasın delilik!


(deli)
saygıdan, özenden, güvenden yana,
değilse akıl,


(koro)
yaşasın delilik!
yaşasın delilik!

(koro)
çocuktan, gençten, yaşlıdan yana,
insandan, insandan, insandan yana,
değilse akıl,

(koro)
yaşasıııın delilik!
yaşasııııııın deliiilik!!!

Yorumlar

emeğine sağlık dostum,harikaydı..

o zaman ne diyoruz bizde ;

yaşasınnnn delililkkkkk (:
iris dedi ki…
teşekkür ederim :))

kesinlikle, yaşasın delilik :))
deep dedi ki…
Yaşaşın delilik
ve şanlı tarihi:D
sevgiler
iris dedi ki…
:))) hem de ne şanlı efem ;))
Merve Alanyalı dedi ki…
akıl hep huzurdan yana olan değil mi ama?
iris dedi ki…
aklın hangi amaçla kullanıldığına bağlı...
ben kendi adıma söyleyeyim, düşündükçe huzursuzlaşıyorum... akıl bazen huzura yanaştırsa da huzursuzluğu da sürekli bitiştiriyor insana...
absalom dedi ki…
akıl ne kadar can sıkıcı ve azap vericiyse...
delilik o kadar hafif ve keyiflidir.
absalom.

temem temem erasmus abi demiş diye rivayet edilir ama önce ben söledimdi benden yürütmüş hain.

:)
iris dedi ki…
:)) bak adi filozofa, ayıp değil mi absalomun fikrini çalıyor :P

Bu blogdaki popüler yayınlar

ara

ilişkilerle ilgili en gıcık olduğum kavramlardan birisi "ara verme"dir. hiç anlamam... bilgisayar mıyız lan biz, kapayıp açtığımızda eski, normal işleyişimize geri dönelim? mesele özlemekse, bunu dillendirmeden bahaneler uydur, görüşme, özle... mesele sorunlarsa konuş, anlat, dinle, çözmeye çalış... bir süre görüşmediğinde sorunlar ortadan kalkacak mı? ama mesele bu değil elbette. ara vermek ayrılığın önsözünü yazmaktır. kolaylaştırmaktır bir nevi... ilişkiye ara verilir, zaman geçer, bu sürede onsuz da yaşanılabildiği keşfedilir, ufak sorunlar göze batmaya başlar; zaman geçer, kişiler geçen zamanda kendilerini ayrılığa alıştırır... sonra birleşilir yeniden, ama kaçınılmaz son kapının eşiğinde beklemektedir... küçük bir kıvılcıma bakar her şey, önsözden sonra, roman da biter...

çöp çocuk ve kibrit kızın aşkı

çeviri I kibrit kız pek hoştu çöp oğlan perişan halde! endamına kapıldı: "ateşlidir herhalde!" kibrit kızla arası aşk ateşiyle doldu. bizim sevdalı oğlan yandı bitti kül oldu. çeviri II çöp çocuk bayılıyordu kibrit kız'a hele çok ateşli duran sevimli hatlarına ama ne kadar sürebilirdi bir çöple kibritin aşkı? çöp çocuk'tan geriye sadece külleri kaldı. canım sıkıldığı zaman tekrar tekrar okuduğum kitaplardandır, istiridye çocuğun hüzünlü ölümü... bu ara şu yazılılardan kafamı kaldırıp da bir şey yapamıyorum... diğer kitaplarım da okunmayı bekliyorlar... hadi dedim bu defa da kafam çok doluyken okuyayım, biraz rahatlayayım :) istiridye çocuğun hüzünlü ölümü, tim burton'ın eseri tabii... gerek çizimleri, gerek şiirleri benim için çok keyifli... ilk basımı ve çevirisi om yayınevinden çıkmıştı... ama maalesef artık om yayınevi olmadığından, o baskıları bulmak çok zor... ikinci basımı ve çevirisi de altıkırkbeş yayınlarından... çeviriler elbette aynı değil, ama yine de

haftanın şarkısı, nazende sevgilim

kaç gündür sürekli bu şarkıyı dinliyorum... takılmış durumdayım... geçenlerde yakın bir arkadaşım, "mutlaka dinlemelisin" diyerek yolladı, o günden beri kopamadım... ben bu şarkıyı nasıl olmuş da bunca zamandır kaçırmışım? bir yandan enstrümantal versiyonu, bir yandan azeri versiyonu, bir yandan bu... türkiye türkçesi versiyonunun sözleri şöyle; değdi saçlarıma bahar gülleri nazende sevgilim yâdıma düştün sevenin bahtına bir güzel düşer sen de tek sevgilim aklıma düştün nazende sevgilim yâdıma düştün gözlerim yoldadır, kulağım seste ben seni unutamam en son nefeste ey ceylan bakışlım, ey boyu beste gurbette sevgilim aklıma düştün nazende sevgilim yâdıma düştün sensiz dağ yoluna çıktım bu seher öksüz kumru gibi güller lâleler "sen niye yalnızsın?" sordular eller gurbette sevgilim aklıma düştün nazende sevgilim yâdıma düştün nazende sevdiğim (azeri türkçesi) azeri versiyonunun (yani aslında orjinalinin) sözleri de sözleri de şöyle (yani umarım :) : değdi saçlarıma bah