Ana içeriğe atla

veda


her ölüm erken ama seninkisi çok erken oldu Nil'im...
kapı komşum, çocukluğum, iyilik meleğim;
nurlar içinde yat, mekanın cennet olsun...

Yorumlar

deep dedi ki…
:( başınız sağolsun sevgili iris Nurlar içinde yatsın,makamı cennet olsun yakınlarına ve sana sabırlar diliyorum.
iris dedi ki…
amin sevgili deep, amin...
çok teşekkür ederim.
UykusuZ dedi ki…
başın sağolsun yavrucum, çok üzüldüm
ebruli günce dedi ki…
başın sağolsun,mekanı cennet olsun
iris dedi ki…
teşekkür ederim canım ustam...
hayat çok saçma hee..
iris dedi ki…
ebruli günce çok teşekkür ederim, amin...
Gökhan Kasarcı dedi ki…
Dev gibi babamı bir sene içerisinde; ilk hastaneye götürme sürecinden toprağa ellerimle bırakmaya kadar KANSER illetini iliklerinde hissetmiş biri olarak; yalan dünyanın gerçek oyuncuları olduğumuzu tokat yer gibi anladım.

Kibir-gurur-hırs ve kavganın şaka gibi şeyler olduğunu hissettim.

Adımı "ölüm olgunu" taktım babamı morgta son kez gördükten sonra. Hepimiz bu hissi bilmeli aynı zamanda hayatla şakalaşmayı asla bırakmamalıyız.

yoktuk...
vardık...
yok olacağız...
yokluğumuz bekleyenlere yolculuk olacak.

Nil'in mekanı cennet olsun. gitmelerin hepsi acıdır. gençken,gülerken; ağlatmak daha da acı.

sabır diliyorum
losstime dedi ki…
allah rahmet eylessin geride kalanlara sabır versin
P_A_N dedi ki…
Allah sevdiklerine sabır versin...
Başınız sağ olsun.
eeyore dedi ki…
başın sağ olsun! ruhu şad olsun!
iris dedi ki…
amin...
hepinize ayrı ayrı teşekkür ederim...

çok özür diliyorum; herkese ayrı cevap yazacak gücü bulamadım kendimde...
öykü dedi ki…
Ben de cok yakın zamanda arkadasımı kaybettım iris:(

acını anlıyorum
basın sagolsun.
iris dedi ki…
teşekkür ederim öykü..

senin de başın sağolsun :( allah tüm sevenlerine sabır versin..

Bu blogdaki popüler yayınlar

ara

ilişkilerle ilgili en gıcık olduğum kavramlardan birisi "ara verme"dir. hiç anlamam... bilgisayar mıyız lan biz, kapayıp açtığımızda eski, normal işleyişimize geri dönelim? mesele özlemekse, bunu dillendirmeden bahaneler uydur, görüşme, özle... mesele sorunlarsa konuş, anlat, dinle, çözmeye çalış... bir süre görüşmediğinde sorunlar ortadan kalkacak mı? ama mesele bu değil elbette. ara vermek ayrılığın önsözünü yazmaktır. kolaylaştırmaktır bir nevi... ilişkiye ara verilir, zaman geçer, bu sürede onsuz da yaşanılabildiği keşfedilir, ufak sorunlar göze batmaya başlar; zaman geçer, kişiler geçen zamanda kendilerini ayrılığa alıştırır... sonra birleşilir yeniden, ama kaçınılmaz son kapının eşiğinde beklemektedir... küçük bir kıvılcıma bakar her şey, önsözden sonra, roman da biter...

çöp çocuk ve kibrit kızın aşkı

çeviri I kibrit kız pek hoştu çöp oğlan perişan halde! endamına kapıldı: "ateşlidir herhalde!" kibrit kızla arası aşk ateşiyle doldu. bizim sevdalı oğlan yandı bitti kül oldu. çeviri II çöp çocuk bayılıyordu kibrit kız'a hele çok ateşli duran sevimli hatlarına ama ne kadar sürebilirdi bir çöple kibritin aşkı? çöp çocuk'tan geriye sadece külleri kaldı. canım sıkıldığı zaman tekrar tekrar okuduğum kitaplardandır, istiridye çocuğun hüzünlü ölümü... bu ara şu yazılılardan kafamı kaldırıp da bir şey yapamıyorum... diğer kitaplarım da okunmayı bekliyorlar... hadi dedim bu defa da kafam çok doluyken okuyayım, biraz rahatlayayım :) istiridye çocuğun hüzünlü ölümü, tim burton'ın eseri tabii... gerek çizimleri, gerek şiirleri benim için çok keyifli... ilk basımı ve çevirisi om yayınevinden çıkmıştı... ama maalesef artık om yayınevi olmadığından, o baskıları bulmak çok zor... ikinci basımı ve çevirisi de altıkırkbeş yayınlarından... çeviriler elbette aynı değil, ama yine de

haftanın şarkısı, nazende sevgilim

kaç gündür sürekli bu şarkıyı dinliyorum... takılmış durumdayım... geçenlerde yakın bir arkadaşım, "mutlaka dinlemelisin" diyerek yolladı, o günden beri kopamadım... ben bu şarkıyı nasıl olmuş da bunca zamandır kaçırmışım? bir yandan enstrümantal versiyonu, bir yandan azeri versiyonu, bir yandan bu... türkiye türkçesi versiyonunun sözleri şöyle; değdi saçlarıma bahar gülleri nazende sevgilim yâdıma düştün sevenin bahtına bir güzel düşer sen de tek sevgilim aklıma düştün nazende sevgilim yâdıma düştün gözlerim yoldadır, kulağım seste ben seni unutamam en son nefeste ey ceylan bakışlım, ey boyu beste gurbette sevgilim aklıma düştün nazende sevgilim yâdıma düştün sensiz dağ yoluna çıktım bu seher öksüz kumru gibi güller lâleler "sen niye yalnızsın?" sordular eller gurbette sevgilim aklıma düştün nazende sevgilim yâdıma düştün nazende sevdiğim (azeri türkçesi) azeri versiyonunun (yani aslında orjinalinin) sözleri de sözleri de şöyle (yani umarım :) : değdi saçlarıma bah