Ana içeriğe atla

O'na...







senin yüzün bende,
senin yüzün bende. hâlâ, diyor.
vurmalı vurmalı o sesler içime değiyor.
bir müzik parçası çalıyor içeride:
içimde bir parça; ne kopuyor ne ölüyor.
gitmek ölüm bana, kalmak haram.

(Birhan Keskin)

Yorumlar

Aze dedi ki…
Yavaş yavaş kopuyorsun sanki buralardan. Oralarda nasılsın peki ?
vivre sur le fil dedi ki…
Aslında niyetim kopmak değil... ama bu ara yazamıyorum. sözcükler bana küstü sanki.
iyi miyim değil miyim bilmiyorum sevgili Aze... var ile yok arası yaşıyorum işte...
sen nasılsın?
Aze dedi ki…
iyi diyelim iyi olalım cinsinden...
iyi bak kendine..sevgiler...
vivre sur le fil dedi ki…
teşekkür ederim, sen de dikkat et kendine...
sevgiler...

Bu blogdaki popüler yayınlar

ara

ilişkilerle ilgili en gıcık olduğum kavramlardan birisi "ara verme"dir. hiç anlamam... bilgisayar mıyız lan biz, kapayıp açtığımızda eski, normal işleyişimize geri dönelim? mesele özlemekse, bunu dillendirmeden bahaneler uydur, görüşme, özle... mesele sorunlarsa konuş, anlat, dinle, çözmeye çalış... bir süre görüşmediğinde sorunlar ortadan kalkacak mı? ama mesele bu değil elbette. ara vermek ayrılığın önsözünü yazmaktır. kolaylaştırmaktır bir nevi... ilişkiye ara verilir, zaman geçer, bu sürede onsuz da yaşanılabildiği keşfedilir, ufak sorunlar göze batmaya başlar; zaman geçer, kişiler geçen zamanda kendilerini ayrılığa alıştırır... sonra birleşilir yeniden, ama kaçınılmaz son kapının eşiğinde beklemektedir... küçük bir kıvılcıma bakar her şey, önsözden sonra, roman da biter...

((: herkese iyi bayramlar :))